Kooperatifler Kanununa göre geçici koruma kapsamındaki/göçmen statüsündeki yabancı uyruklu kişiler kooperatif yönetim kurulu veya denetim kurulu üyesi olamazlar. Kooperatifler Kanunu’na göre “Kooperatif ortaklığına girmek için gerçek kişilerin medeni hakları kullanma yeterliliğine sahip olmaları gerekir. Ortak olmak isteyen gerçek ve tüzel kişiler, kooperatif anasözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul” ederler ve “Yönetim Kurulu; ortaklar ile ortak olmak için müracat edenlerin anasözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırmak zorundadır.”
Ticaret Bakanlığı Esnaf, Sanatkarlar ve Kooperatifçilik Genel Müdürlüğünce hazırlanan tip anasözleşmelerde bulunan asgari ortaklık şartları şu şekildedir: “Kooperatife ortak olabilmek için; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve medeni hakları kullanma ehliyetine sahip gerçek kişi ya da kooperatifin amacına uygun faaliyet konusu bulunan kamu veya özel hukuk tüzel kişilerinden olmak gerekir.” Ancak kuruluş aşamasında veya bir anasözleşme değişikliği ile kooperatife ortak olabilmek için TC vatandaşlığı şartı kaldırılabilir. Bu halde kooperatife ortak olmak için TC vatandaşlığı şartı ortadan kalkmış olur.
Merkezi Sicil Kayıt Sistemi (MERSİS) üzerinden kooperatife gerçek kişi pay sahibi eklenirken TC Kimlik No, Pasaport No, Mavi Kart/Yabancı Kimlik No veya Geçici Kimlik No bilgilerinden herhangi birini girmek zorunludur. Bu numaralardan herhangi biri girildiğinde kişiye ait kimlik bilgileri Kimlik Paylaşım Sistemi (KPS)’den sorgulanarak sisteme tanımlanır.
Ancak sahadaki bazı deneyimlere göre geçici koruma kapsamındaki/göçmen statüsündeki yabancı uyruklu kişilerin kooperatife kurucu ortaklığında aksaklıklar yaşanabilmektedir. Bu hallerde aksaklığa neden olan duruma dair somut yasal dayanak talep edilmeli ve buna göre hareket edilmelidir. (KAYNAK: https://koopdestek.org.tr/anasayfa/gecici-koruma-kapsamindaki-gocmen-statutusundeki-yabanci-uyruklu-kisiler-kooperatifte-kurucu-ortak-olabilir-mi/)
Mülteciler ve geçici koruma kapsamındaki yabancı uyruklu kişiler Yönetim Kurulu veya Denetim Kurulu asil veya yedek üyesi olmaksızın bir kooperatifin kurucu ortağı olabilirler. ILO, UNWomen, ASAM tarafından yürütlen bir proje kapsamında Uluslararası Çalışma Örgütü desteğiyle Gaziantep’te kurulan SADA Kadın Kooperatifi ve Hayata Destek Derneği tarafından Mardin Yeşilli’de kurulan Kadın Emeğinin Kalkınması ve İyileştirilmesi Kooperatifi (KEKİK) hem Türkiyeli hem de Suriyeli geçici koruma kapsamındaki kadınların ortaklaşa kurduğu kooperatiflere iki örnektir. (https://koopdestek.org.tr/anasayfa/multecilerin-kurucu-oldugu-varsa-kooperatif-ornekleri/)
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) tarafından yürütülen, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği’nin (SGDD) uygulayıcı ortağı olduğu “Suriyeli Kadın ve Kız Çocuklarının Dayanıklılığının Artırılması Projesi” kapsamında Gaziantep’te evsahibi topluluklar ve geçici koruma statüsü altındaki Suriyeliler tarafından SADA Kadın Kooperatifi kurulmuştur. Kooperatif, tekstil, sayacılık ve gıda üretimi alanlarında üç farklı atölyede üretim yapmaktadır. Diğer bir örnek; Mardin Yeşilli Kaymakamlığı ve insani yardım kuruluşu Hayata Destek Derneği’nin yürütücülüğü, Alman sivil toplum kuruluşu Caritas’ın finansmanıyla KEKİK (Kadın Emeğinin Kalkınması ve İyileştirilmesi Kooperatifi) Mardin’de kurulmuştur. Kooperatif KEKİK Lokanta’yı işletmektedir. Belirtilen bu örnekler dışında son dönemde mülteci ve geçici koruma altında olan kişilerin ortak olduğu yeni kooperatifler de kurulmaya başlamıştır. (KAYNAK: https://koopdestek.org.tr/anasayfa/ortaklari-multeci-veya-gecici-koruma-statusu-altinda-olan-herhangi-bir-kooperatif-ornegi-turkiyede-mevcut-mudur/)